Zanka

Duygu Batu Bayrak

Instagram


Duygu Batu Bayrak

Bu pazar çok sorulan, çok merak edilen sorularla buradayız. Son dönemlerde özellikle çocuklarda besin alerjisi ve inek sütü alerjisinde büyük bir artış fark ediyoruz.

Bu durum oldukça zorlayıcı bir süreci de beraberinde getiriyor. Ben bugün hem astım alerjisi olan bir kadın, hem de besin alerjisinden çok çekmiş kızımın annesi olarak dikkatimi bu konuya vermek istedim. Okuduğumuz ve gördüğümüz birçok kişiden anladığım kadarıyla bu durumdan çok kişi mustarip. Ayrıca şöyle bir bakıyorum da, bebek beslemek ne kadar önemli. Ben ne yersem yesin mantığı almış başını gitmiş. Sonrasında olan o derdini anlatamayan bebeğe mi olacak? Yesin tabi ki. Ama onu güven altına aldıktan sonra yesin. Bu konuda ben daha fazla konuşmadan hepimizin çok iyi tanıdığı, bildiği, ekranlardan ve haberlerden sürekli takip ettiği işin çok uzmanı Çocuk Alerji Doktoru Prof. Dr. Ahmet Akçay’a sorularımızı soralım.

Hocam Zanka Medya Ailesi olarak sonsuz teşekkür ederek başlamak istiyoruz.  İlk sorumuz alerji nedir? Ve nasıl fark edilir? Bununla başlayalım...

Alerji, bağışıklık sisteminin, genellikle zararsız olan bir maddeye zararlıymış gibi tepki vermesi olarak tanımlanabilir. Yani bağışıklık sisteminin aşırı tepkisi alerjiyi oluşturur. Bağışıklık sistemi alerjiye neden olan madde ile mücadeleye girişir ve histamin salınır. Histamin gibi kimyasalların salınması alerjik reaksiyon belirtilerinin ortaya çıkmasına neden olur. 

Alerji olduğunu alerjinin belirtilerinden anlayabiliriz. Başlıca alerji belirtileri sık öksürük, peş peşe hapşırma, burun kaşıntısı, sık nezle, gözlerde kaşınma, vücutta kaşınma, egzama, kakada mukus veya kan görülmesi, kurdeşen gibi alerji belirtilerin olması ile alerjiyi fark edebiliriz

 

Çocuklarda alerjiyi hangi faktörler tetikler?

Pek çok şey çocuklarda alerjik reaksiyonları tetikleyebilir. Yaygın tetikleyiciler olarak şunları sayabiliriz:

Alerjenler

-Ağaç, çimen ve ot polenleri,

-Doğal kauçuk lateks,

-Toz akarları, küfler,

-Evcil hayvan tüyleri,

-Gıdalar,

-İlaçlar,

-Arı sokmaları,

-Hamamböceği ve fare gibi zararlılar.

-Evcil hayvan alerjiler

-Gribal enfeksiyonlar

-Reflü

-Hava kirliliği, sigara dumanı

-Parfüm, temizlik maddelerin kokusu, deterjan kokusu

-Stres

-Egzersiz  önemli tetikleyici faktörlerdir. 

 

Özellikle son zamanlarda inek sütü alerjisi tanısının çok olduğunu biliyoruz. Bunun sebebi ve artışı nedir? En erken nasıl fark edilir?

Alerjinin kesin nedeni henüz bilinmemektedir. Ancak ebeveynlerinden birinde alerji varsa çocukta da alerji gelişme olasılığı yüksektir. Ebeveynlerin ikisinde de alerji varsa çocuğun alerji geliştirme olasılığını ise oldukça yükseltir. Bu nedenlerden dolayı genetik faktörler önemlidir. Ancak genetik faktörlerin yanında başka nedenler de alerjik hastalıkların gelişmesini etkiler. Süt alerjisinin daha sık olmasının nedenlerinin birçok nedeni vardır. Tüketilen gıdalar, genetiği değiştirilmiş gıdaların daha sık kullanılması, kolay antibiyotik kullanılması, sezeryan doğumun daha sık olması, obezite gibi birçok faktör süt alerjisinin daha sık görülmesine neden olmaktadır. 

 

Besin ve süt alerjisinde, kakada mukus, köpük ve yoğun kan var ise annenin süt ve protein diyetiyle emzirmesine rağmen bu şikayetler asla azalmıyorsa, anne sütü kesilip alerji maması mi verilmesi mi doğru olur?

Öncelikle besin alerjisi sadece süt alerjisine bağlı olmuyor. Süt alerjisinden başka yumurta, soya, buğday, yer fıstığı, ağaç kuruyemişleri, balık ve deniz ürünlerine bağlı besin alerjisi de olabilir. Bu besinlerden hangilerine karşı alerji olduğunun tespit edilmesi için öncelikle diyet yapılması ve daha sonra besin yüklemesinin yapılmasından sonra belirti veren besinlerin diyetine devam edilmesi çok faydalı olacaktır. 

 

Besin alerjisi bebeklerde emziren annenin diyet yapması sonucu bunun fayda sağlanmasıyla anne kendi diyetini ne zaman açmaya başlar?

Öncelikle diyet yaptığı besinin gerçekten alerji yaptığının anlaşılması için annenin besini denemesi ve belirti ortaya çıkıyorsa en az o alerjik besini en az 3 ay diyete devam etmesi gerekir. Özellikle besin alerjisi ciltte belirti yapıyorsa ciddi alerjik reaksiyon potansiyeli açısından gerekli test ve inceleme için çocuk alerji uzmanına başvurulmasında fayda vardır. 

 

3 gün kuralı nedir?

Bebeğe ilk defa başlanan gıdanın alerji yapma potansiyelini değerlendirmek için 3 gün kuralı devreye girer. Birinci gün ilk defa başlanacak gıdanın dudağa bir damla damlatılması ve 30 dakika içinde dudak etrafında kızarma ve şişlik yoksa bir çay kaşığı verilmesi ve 30 dakika sonra sorun olmazsa üçte bir çay bardağı gıdanın verilmesi önerilir. Bir gün sonra yarı veya bir çay bardağı verilmesi üçüncü gün tüketebildiği kadar gıdanın verilmesi ve maksimum bir su bardağı verilmesi önerilir. Bu şekilde bir gıdanın başlanmasına 3 gün kuralı ile ek besin başlaması denilmektedir. Üç gün kuralı ile yeni gıda başlarken başka yeni bir gıda verilmemeli yeni gıdalar sıra ile başlanmalıdır. 

 

Bazı ailelerin deyimine göre "benim çocuğumun alerjisi yok ki" diyerek ek gıda döneminde deneme yapmadan beslemek, çorba adı altında denenmemiş sebze ve besinleri karıştırıp ölçüsüz şekilde 3 gün kuralına uymadan beslemenin riskleri nedir?

Alerji belirtisi gelişirse hangi besine karşı alerji geliştiğini anlayamayız ve alerjik bir gıdayı ilk defada fazla miktarda verilmesi alerjik reaksiyonun ciddiyetini de artırmaktadır. Ciddi alerjik reaksiyon hayati tehlikeye neden olabilmektedir. 

 

Çocuklarda astım alerji en çok hangi durumlarda ortaya çıkar?

Astımı olan ebeveynler, çok küçük yaşta bazı hava yolu enfeksiyonları geçiren çocuklar ve kalıtsal alerji geliştirme eğilimi çocuklarda astım ve alerji riskini artırır. 

Sigara dumanı veya diğer hava kirliliği gibi çevresel faktörlere maruz kalma da astım ve alerji oluşmasına neden olabilir. 

Artan bağışıklık sistemi hassasiyeti, belirli tetikleyicilere maruz kaldığında akciğerlerin ve hava yollarının şişmesine ve mukus üretmesine neden olur. Tetikleyiciler çocuktan çocuğa değişir ve şunları içerebilir:

-Soğuk algınlığı gibi viral enfeksiyonlar

-Tütün dumanı gibi hava kirleticilerine maruz kalma

-Toz akarları, evcil hayvan tüyleri, polen veya küf alerjileri

-Fiziksel aktivite

-Hava değişiklikleri veya soğuk hava

-Bazen astım semptomları, herhangi bir tetikleyici olmadan ortaya çıkar.

 

Astım alerji olan bebeklerin nevresim, yastık gibi kullandıkları ürünler ne kadar arayla yıkanmalıdır?

Kumaş yüzeylerde alerjen pek çok madde tutunabilir ve uzun süre kalabilir. Örneğin toz akarları yaygın alerjenlerdendir bunlar kumaş yüzeylerde uzun süre yaşayabilir. Nevresim ve yatak takımlarının yüksek ısıda haftada en az bir kere 60 derece ısıda yıkanması faydalı olacaktır. Yıkama işleminde kullanılan deterjan da önemlidir. Kokusuz ve hipoalerjenik deterjan kullanmak, yumuşatıcı kullanmamak gerekir. 

 

Hangi alerji kalıcı hangisi geçicidir?

Besin alerjilerinden bahsetmek gerekirse, bazı besin alerjileri çocukluk döneminin ilerleyen evrelerinde düzelme eğilimi gösterir. Süt, yumurta, buğday gibi alerjiler yaşla birlikte düzelme eğilimindedir. Ancak balık, kabuklu deniz ürünleri, yer fıstığı ve kuruyemiş alerjileri düzelme eğilimli değildir. Ömür boyu devam etme potansiyeli olan bu alerjiler aynı zamanda da ciddi olma eğilimindedir. Solunum yolu alerjileri de kendiliğinden düzelme eğilimi göstermez. Polenlerin neden olduğu alerjiler için alerji aşı tedavisi uygulanabilir. Alerji aşılarının başarı oranı oldukça yüksektir. Alerji aşısında amaç vücudu alerjene duyarsız hale getirmeyi içerir. 

 

Alerjiden ne zaman korkmalıyız?

Alerjiler çok ciddi sonuçlar doğurabilecek etkilere sahiptir. Bu sebeple alerjinin hiçbir zaman hafife alınmaması gerekir. Alerjide her reaksiyon birbirinden farklı olabilir. Örneğin alerjiniz olan bir şeye maruz kaldığınızda orta dereceli ya da hafif tepki vermeniz, bir sonraki maruziyette de yine aynı derecede tepki vereceğiniz anlamına gelmez. Her reaksiyon birbirinden farklı olduğu için bir sonraki reaksiyon daha şiddetli olabilir. Tüm alerjilerin dikkate alınması ve bu konuda tedbirli olunması gereklidir. Özellikle ciddi alerjik reaksiyonlarda ciltte alerjik reaksiyon, nefes sıkışması görülmesi, tansiyon düşmesi olması gibi alerjik şok gelişmesi ölümcül olabilmektedir. 

 

Hangi durumlarda doktor hastaya anafilaksi (şok) iğnesi verir?

Hastanın alerji belirtileri şiddetliyse, hasta alerjik şok geliştirme eğiliminde ise ve alerji ciddi alerjilerdense adrenalin otoenjektörü verilir. Arı alerjisi, ilaç alerjisi, ciddi besin alerjileri durumunda alerjik şok potansiyeli yüksek olup acil iğnesi taşınması faydalı olacaktır.  Adrenalin oto enjektörü, anafilaksiyi acil tedavi eden, hayat kurtarıcı bir ilaçtır.

Sorularımızın cevaplarını aldık. Herkes sepetten kendi elmasını bulup almıştır diye düşünüyorum. Biliyorum ki alerji zor bir hastalık bu kadar sorumuza cevap almışken Prof Dr Ahmet Akçay hocamıza ulaşmak isteyenler de olacaktır. Onun aldığı eğitimler ve görevleri yazmaya kalksak bu sayfayı aşacaktır. Kısaca anlatmak gerekirse;

 2013-2016 yılları arasında Liv Hospital Çocuk Alerji ve Göğüs Hastalıkları bölümünde çalışan Prof. Dr. Ahmet Akçay Mart 2016 yılında İstanbul Alerji’yi kurarak İstanbul Alerji’nin Türkiye’de alerjik hastalıkların ve astımın tanı ve tedavisinde önemli bir adres olmasını amaçlamaktadır.

Prof. Dr. Ahmet Akçay Çocuk Alerji ve Astım Akademisi Yönetim Kurulu üyesi olup Türkiye’de alerjik hastalıkların tanı ve tedavisinin gelişmesinde katkıda bulunmaya çalışmaktadır.

 



Bu içeriğe emoji ile tepki ver
1