Zanka

Beyaz Gölge


Beyaz Gölge

Önce Malatyaspor, arkasından Fenerbahçe maçlarından alınan 3 puan sonrası Ankaragücü camiasında herkesin yüzü haklı olarak gülüyor.

Başkan Fatih Mert ve ekibinin nasıl bir savaş verdiğini, gecelerini gündüzlerine katarak Ankaragücü’nün geleceği için nasıl çalıştıklarını gördükten sonra, emeklerinin boşa çıkmaması adına bu puanlar çok çok önemliydi. Kolay değil devre arası yeni bir kadro ve hoca ile böyle bir mücadele ortaya koyabilmek.

Fenerbahçe karşılaşmasının kadroları elimize geldiğinde Orgill ve Oscar’ın kadroda olmadığı görünce doğal olarak biraz şaşırdım. Hücum hattında en etkili silahın ve orta sahada en güvendiğin isim olmadan sarı-lacivertliler sahada ne yapabilir sorusu maç öncesi bayağı bir kafaları meşgul etti. Yayıncı Kuruluşa maç öncesi röportaj veren Mustafa Reşit Akçay, iki ismi sakatlıkları sebebiyle kadroya almadığını, önlerindeki zorlu maçlar öncesi Orgill ve Oscar’ı riske atmak istemediğini söyledi. Açıkçası işler Hocanın istediği gibi gitmese ve ortaya farklı bir skor çıksaydı bugün özellikle Orgill konusunda eleştirilere maruz kalacağı kesindi. Alınan 3 puan ve ortaya konan futbol Mustafa Hocayı haklı çıkardı.

Fenerbahçe maçında Ankaragücü adına sahanın yıldızı Michalak oldu. Malatyaspor maçında oyuna girdikten sonra yaptıkları nasıl bir futbolcu olduğu konusunda bize fikir vermişti ama bu maçta yaptıkları ile ne kadar doğru bir transfer olduğunun da ispatı oldu. Grozny’den kiralanan 22 yaşındaki oyuncunun sezon sonu beklenmeden bonservisinin alınması, yönetimin yapacağı en doğru işlerden biri olacak. Michalak’la birlikte Fenerbahçe defansına oldukça zor anlar yaşatan ve bir de gol atan Saba Lobjanidza’nın da oyuna katkısı unutulmamalı. Bu iki isim herkesin ortak görüşü olarak sahanın yıldızlarıydı. Ben başka iki isimden bahsetmek istiyorum. Bunlardan biri Korcan’ın yokluğunda ilk kez Malatya maçında forma giyen kaleci Ricardo Friedrich. Geçen haftaki yazımda Malatya maçı sonrası Ricardo için henüz net bir fikir sahibi olamadığımı, Fenerbahçe maçında daha doğru bir değerlendirme yapabileceğimizi yazmıştım. Fenerbahçe maçında gördük ki Ricardo kalede, önünde oynayan arkadaşlarına oldukça güven verdi. Gelen topları sektirmemesi ve yan toplardaki hava hâkimiyeti Ankaragücü kalesinin emin ellerde olduğunu bize gösterdi. Gelelim maçın gizli yıldızına. Maçı dikkatli izleyenler Faty’nin ne kadar kritik pozisyonlarda orta sahada top kestiğini, nasıl bir mücadele verdiğini ve Ankaragücü’nün hücuma çıkarken attığı paslarla katkısını görmüşlerdir. Yanındaki isimler iyi olunca Faty de iyi oynuyor bunu gördük. Gerson’un orta sahada mücadele konusunda eksiğini Faty ile birlikte 39 yaşında sahada basmadık yer bırakmayan Sedat kapatınca çok zorlanmadı Ankaragücü. Gerson’a gelirsek ben hala kapasitesinin çok çok altında oynadığını düşünüyorum. Attığı gole söylenecek bir söz bulunmaz ancak mücadele gücünü arttırmak zorunda. Yoksa önümüzdeki haftalarda orta sahada büyük sıkıntılar yaşaması mümkün sarı-lacivertlilerin. Kitsiou için bir şey yazmaya gerek yok. Yunan futbolcu her zamanki gibi yüreği ile sahada mücadele etti.

Mustafa Reşit Akçay çok akıllı bir taktikle takımını bu maça hazırlamış. Maçın başlarında herkes kanatlardan Fenerbahçe’nin çok rahat hücum etmesini eleştirse de, bunun bir taktik olduğunu, üzerine gelen Fenerbahçe karşısında hızlı çıkılan her topta yakalanan pozisyonların skoru getirdiğini gördük. Kasımpaşa maçı sonrası Ankaragücü’nün yaptığı transferlerle tam bir deplasman takımı olduğunu belirtmiştim. Mevcut kadro ile kapanan takıma karşı oyunu açma konusunda çok fazla silahı olmayan Ankaragücü, üzerine gelen her takıma karşı sahadan puanla ayrılır. Önümüzdeki hafta oynanacak Gençlerbirliği maçı dengeli bir mücadele şeklinde geçer ancak daha sonra Ankara’da oynanacak Sivasspor maçı ve Beşiktaş deplasmanı oyun olarak Ankaragücü’nün daha başarılı olduğu maçlar olacaktır. Bu sezon 36-38 puanın ligde kalmaya yeteceği düşünülürse 6 galibiyete daha ihtiyacı var takımın.

Pazar günü oynanacak Gençlerbirliği derbisine gelirsek. Okuduğum birçok yorumda Gençlerbirliği’nin Alanyaspor deplasmanından 3 puan ile dönmesinin Ankaragücü için avantaj olduğu yorumlarını gördüm. Ben tam aksini düşünenlerdenim. 24 puanı bulan ve Ankaragücü ile arasındaki puan farkını 4 puanda koruyan Gençlerbirliği maça daha temkinli çıkarak, önce 1 puan sonra 3 puan için mücadele edecektir. Yenemiyorsan yenilme taktiği Kırmızı-Siyahlıların bu maçtaki parolası olur. Ağır Fenerbahçe defansı karşısında bulunan hızlı hücumları Gençlerbirliği maçında beklememek lazım. Ortada geçecek mücadelede gol yollarında etkili olan bu maçtan 3 puan ile ayrılır. Benim skor hakkındaki görüşüme gelirsek Ankaragücü sahadan 3 puanla ayrılan taraf olur. Pazdan’ın yeniden formayı alması ile defansta daha az pozisyon verecek Ankaragücü, girdiği pozisyonları doğru değerlendirebilirse istediği sonucu alacaktır. Bana göre Ankaragücü’nün yaptığı en iyi transfer olan Venezüellalı Rivas’ın artık bir şekilde takıma dâhil olması gol yollarında daha etkili bir hale getirecektir Ankaragücü’nü. Orgill hızlı bir oyuncu olsa da kapalı defans karşısında pozisyon yaratmada çok yetenekli olmadığı için gol kısırlığı yaşanıyor. Rivas bu sorunu çözecek en büyük silah olur.

Fenerbahçe maçı ve öncesi 3 puandan daha önemli şeyler yaşandı. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve ilçe belediye başkanlarının desteği, maç sonrası açıklamalar ve iki hafta önce Ankara’ya gelip Ankara’lıdan daha iyi misket oynayan futbolcular. Maç sonrası paylaşılan galibiyet pozunda Orgill,Oscar ve Korcan’ın yüzlerindeki mutluluk ifadesi kim oynarsa oynasın yeter ki Ankaragücü kazansının bir resmidir. Ankaragücü Başkanı, yöneticisi, teknik direktörü, futbolcusu ve taraftarıyla artık tam bir takım oldu. Maç sonrası yazmıştım. Fatih Mert’in, Faruk Koca’nın, Tamer Açar’ın, yönetimde yer alan her ismin emeklerinin boşa çıkmaması için Mustafa Reşit Akçay ve talebeleri ellerinden geleni yapıyor ve yapacaklar. Kaptan Sedat maç sonrası Mansur Yavaş’a teşekkür ederken onun verdiği desteğin önemini de dosta düşmana ilan etti. Bugüne kadar yaptığı hiçbir yardımda reklamını yapmadığı için bazı Ankaragücü taraftarları tarafından eleştirilen Mansur Yavaş’ın yardım konusunda neler yaptığını biz bildiğimiz için üzülüyorduk açıkçası, hakkı yeniyor Başkanın diye, Sedat bu konuda son noktayı koydu.

Malatya ve Fenerbahçe maçlarında alınan 3’er puanın taçlanması için Gençlerbirliği maçından da 3 puan alınması çok önemli. Pazar günü 16:00 da oynanacak derbide Kırmızı-Siyahlı yöneticiler istese bile kural gereği 2000 den fazla bir kontenjan açmaları mümkün görünmüyor Ankaragücü taraftarına. Cuma günü satışa çıkacak deplasman biletlerine yoğun bir talep olacağı kesin. Gönül isterdi ki tıklım tıklım dolu bir tribün önünde oynansın Ankara Derbisi ama Federasyon ve kuralları en büyük engel bu isteğin gerçekleşmesinde.

Umarım Gençlerbirliği maçı sonrası iki haftadır olduğu gibi güzel bir maç yazısı yazmak nasip olur bizlere. Diğer takım taraftarlarından bazen eleştiri alsak da Zanka Medya ve Zanka Spor olarak Ankaragücü maçlarından önce ve sonrasında maç havasını, heyecanını dolu dolu sizlere yaşatacak haber, açıklama ve yorumlar ile birlikte sizlerle olmaya devam edeceğiz bundan şüpheniz olmasın.

 



Bu içeriğe emoji ile tepki ver
2731