Zanka

Mustafa Solak

Twitter


Mustafa Solak

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan koronavirüs ile mücadele kapsamında bağış kampanyasına karşı çıkanlara  "Tekalif-i Milliye" emirleri ile yanıt verdi:

“Kurtuluş Savaşı başlarken, Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Tekalif-i Milliye denilen 10 maddelik bir emir yayımlamıştır. Bu emirle milletimizin elinde bulunan silahtan cephaneye giysiden yiyecek içeceğe, makineden binek hayvanlarına kadar savaşta ihtiyaç duyulan hemen her malzemenin belirli bir oranı talep edilmiştir. Milletimiz bu dayanışma çağrısına mecburiyetin ötesinde bir gönüllülükle iştirak ederek, kendisinin ve evlatlarının geleceği için varını yoğunu devletine vermekten çekinmemiştir. Kendi tarihlerini bilmeyenler, bugün devletimizin yürüttüğü yardım kampanyasını dahi sabote etmeye çalışarak milletten ne kadar uzak olduklarını bir kez daha göstermişlerdir."*

Tekalif-i Milliye emirleri

Sakarya Meydan Savaşı öncesi Atatürk, başkumandan olmasından sonra 7-8 Ağustos 1921 tarihlerinde Tekalif-i Milliye (Milli Yükümlülük) Emirleri’ni yayınlar. Buna göre;

a. Her hane birer kat çamaşır, birer çift çorap ve çarık hazırlayacaktı.

b. Tüccar ve ahali elinde mevcut olan çamaşırlık bez, Amerikan patiska, pamuk, yıkanmış ve yıkanmamış yün ve tiftik, erkek elbisesi imaline yarar her tür kışlık ve yazlık kumaş, kalın bez, kösele, vaketa, taban astarlığı, sarı ve siyah meşin, sahtiyan, mamul ve gayri mamul arık, potin, demir kundura çivisi, tel çivi, kundura ve saraç ipliği, nallık demir ve mamul nal, mıh, yem torbası, yular, belleme, kolan, kaşağı, gebre, semer ve urgan stoklarından yüzde kırkına, bedeli daha sonra ödenmek üzere el kondu.

c. Buğday, saman, un, arpa, fasulye, bulgur, nohut, mercimek, kasaplık hayvanat, şeker, gaz, pirinç, sabun, yağ, tuz, zeytinyağı, çay, mum stoklarından keza yüzde kırkına, bedeli daha sonra ödenmek üzere el kondu.

d. Ordu ihtiyacı için alınan nakliye vasıtalarından başka, ahalinin elinde kalan nakliye vasıtalarıyla, parasız olarak 100 kilometrelik bir mesafeye kadar ayda bir defaya mahsus olmak üzere askeri nakliyata mecbur kılındı.

e. Ordunun giydirilmesine ve iaşesine yarayan bütün kullanılmayan mallara el kondu.

f. Elinde savaşa yarar bütün silah ve cephanenin 3 gün zarfında teslimi istendi.

g. Benzin, vakum, gres, makine, don, saatçi ve taban yağları, vazelin, otomobil, kamyon lastiği, solisyon, buji, soğuk tutkal, Fransız tutkalı, telefon makinesi, kablo, pil, çıplak tel, yalıtkan ve bunlara benzer malzeme, sülfürik asit stoklarının yüzde kırkına el kondu.

h. Demirci, marangoz, dökümcü, tesviyeci, saraç, arabacı esnafları ve imalathaneleriyle bu esnaflar ve imalathanelerin imal kabiliyetleri ve kasatura, kılıç, mızrak ve eyer yapabilecek sanatkarların isimleri belirtilmek üzere miktar ve vaziyetlerini tespit ettirildi.

ı. Elinde bulunan dört tekerlekli yaylı araba, dört tekerlekli at ve öküz arabalarıyla kağnı arabalarının bütün teçhizat ve hayvanlarıyla beraber ve binek ve topçeker hayvanlar, katır ve yük hayvanları, deve ve merkep miktarlarının yüzde yirmisine el kondu.[1]

Bu işi her ilçede kurulan Tekalif-i Milliye komisyonları yapacaktı.

Bağış kampanyası, Tekalif-i Milliye’ye benzer mi?

Benzemez. Çünkü devlet varını yoğunu ortaya koyarken bu yola başvurmuştur. Önce devlet lüks harcamalardan, ithalattan vazgeçecek. Emekçinin, işverenin üretime, istihdama, ücret, gıda, kira gibi temel ihtiyaçlarına dair elinden geleni yaptığını gösterecek ki Tekalif-i Milliye gündeme gelsin. Bunları yaparken yardım kampanyasının dışında da milletle işbirliği yapmalı. Gerek ilgili devlet kurumları gerek muhalefet partileri, gerek meslek kuruluşları, kitle örgütleriyle toplanmalı ve bunu toplumun denetimine sunarak yapmalı. Devlet, varını yoğunu Çin gibi ortaya koysun ve denetime sunsun ki halk da bir çift çorap vermede güven sorunu yaşamasın.

Önce iktidar, milleti birleştirmeli, ikna etmeli. Millet can derdindeyken İstanbul Kanalı’nın ihalesine dönük toplantılar yapılırsa güven sorunu aşılmaz.

Yardım kampanyası yanlış mı?

Tekalif-i Milliye'ye benzemiyor diye yardım kampanyası yanlış mı?

Değil. Hem devlet varını yoğunu ortaya koyarak emekçiyi, işvereni, üretimi, istihdamı koruyacak şekilde önlemlerini alabilir hem de millete başvurabilir. Yardım kampanyası gönüllü bir uygulama, istemeyen katılmaz. Birilerinin yardımının, vermeyene zararı yok.  Müzmin yani yapıcı olmayan, karşıtının her hareketini millet yararına nasıl kullanırım diye düşünmeden açık aramaya dayalı muhalefet anlayışı “devlet İBAN vermez” diyor. Hatta Batı’da devletin kampanya düzenlemediğini belirtiler. Batı yapıyorsa veya yapmıyorsa doğru mu?

Biz, bir şeyin millet yararına olup olmadığını kendi bilincimizle, vicdanımızla kararlaştıramaz mıyız?

Batıyı örnek vererek ikna yöntemi yanlış.  Batı da İBAN verdi. Ne olacak şimdi?

Geçelim. Fakat bu kampanyayı mağdurlar yararına dönüştürmek bize bağlı. İktidarın güven vermede sıkıntı yaşıyor ama “iktidara güvenmiyoruz” diyerek de millete çözüm sunulmuş yani yapıcı olunmuyor. İktidar veya muhalefet bizim güvenimizden, güvensizliğimizden dolayı karar almaz. Mücadelemize bağlı. İktidar tabanı da dahil milletimizin tümüyle temasa geçmemize, anlatmamıza, uyarmamıza bağlı. Bunlar olmaksızın sosyal medyadan tepki ancak iç rahatlatır ama çözüm olmaz.

Tekalif-i Milliye’yi talep edelim

Yardımın salgına harcanması noktasında iktidar dışından kurumlarla ortak denetim sağlanmasını talep edebiliriz. Kampanyalar, milli dayanışmayı harekete geçirir, milli birliği perçinler. Devlet halkçı, devletçi politikaları hayata da geçirebilir İBAN da verebilir. Tekalif-i Milliye budur. Devlet ve milletin omuz omuza olması.

“Tekalif-i Milliye değil” demek yerine “Tekalif-i Milliye emirlerinin gereği yapılsın” diyelim. Tekalif-i Milliye’yi talep edelim. İktidara; "şunları şunları yap ki Telalif-i Milliye'ye benzesin" deme fırsatımız doğurmuştur. Eleştiri yetmiyor, mücadele edelim.

Daha vahim günler görebiliriz. Millet olarak birbirimize kenetlenerek kayıplarımızı aza indirebiliriz. Milletimizi germeden taleplerimizi, çözümlerimizi anlatalım.

[*]“Başkan Recep Tayyip “Erdoğan'dan CHP'ye Atatürk'ün "Tekalif-i Milliye" emi rleri ile cevap”, Sabah, 4.4.2020 , https://www.sabah.com.tr/gundem/2020/04/03/baskan-recep-tayyip-erdogandan-chpye-ataturkun-tekalif-i-milliye-emirleri-ile-cevap


[1] Atatürk’ün Bütün Eserleri, c.20 (Nutuk), Kaynak Yayınları, İstanbul,  2007, s.146-147.



Bu içeriğe emoji ile tepki ver
1