Zanka


Notice: Undefined offset: 0 in /var/www/vhosts/zanka.com.tr/httpdocs/icerik.php on line 210

Notice: Undefined offset: 0 in /var/www/vhosts/zanka.com.tr/httpdocs/icerik.php on line 211

Notice: Undefined offset: 0 in /var/www/vhosts/zanka.com.tr/httpdocs/icerik.php on line 211


Notice: Undefined offset: 0 in /var/www/vhosts/zanka.com.tr/httpdocs/icerik.php on line 213

Notice: Undefined offset: 0 in /var/www/vhosts/zanka.com.tr/httpdocs/icerik.php on line 214

Notice: Undefined offset: 0 in /var/www/vhosts/zanka.com.tr/httpdocs/icerik.php on line 215



Notice: Undefined offset: 0 in /var/www/vhosts/zanka.com.tr/httpdocs/icerik.php on line 242

Notice: Undefined offset: 0 in /var/www/vhosts/zanka.com.tr/httpdocs/icerik.php on line 243

Notice: Undefined offset: 0 in /var/www/vhosts/zanka.com.tr/httpdocs/icerik.php on line 243

Kendine uyan!

Ne olduğumuza, nerede durduğumuza,  ne yaptığımıza bakmadan eleştiriyor ve en iyisine kendimizi layık görüyoruz.

 Kendi ilçemiz sınırları içerisinde bir vizyonumuz yok mesela. Kendi mahallemizden haberimiz yok ama sosyal medyadan ülke yönetiyoruz maşallah. Her şey olalım derken hiçbir şey olamıyoruz haliyle

Komşun tanımıyor ki daha seni...

Sen; ayakta kalabilmek için direnen, şehrinin/ilçenin spor kulüplerinin müsabakalarına ne zaman katıldın?  Onları maddi/manevi bir kez olsun destekledin mi? Al sana milli duruş!

 “Abi faşizme karşı direnen bir halkın ordusudur Barça ( FC Barcelona ) onu tutuyoruz” diyerek yurtdışına maça gitmeyi düşünüyorsun ama öyle değil mi?

Sen;“Yaşasın Greenpeace” diye twitler atıp, bağışlar yaparken,  mahallendeki ağaçlar kesiliyor, ormanlarına kat kat betonlar dikiliyor ve bunu görüyorsun!  Muhtemelen çoğu kişinin yaptığı gibi başını çeviriyorsun…

Ranta, yapılaşmaya, tarımın ölmesine, Suriye’den gelen patatese nasıl da karşısın oysa! Köyünde dedenden kalma verimli tarlalara imar izni verilecek mi diye merak eden,  yana yakıla bürokrat arayan, dua eden de kim acaba?

Siyasi duruşumuza gelince; bırakın halkı, daha seçilmişlerin kendi partisinin ideolojisinden haberi yokken ama herkes milli bir duruş içerisindeyken(!)  niye bu fanatik muhaliflik? 

Dün muhalif olduğumuz partinin yaptıklarını acımasızca eleştirirken, bugün aynı şeyi kendi partimiz yapınca alkışlayabiliyoruz.  Kendimizi kişilerin güç yarışına kaptırıp, ülke çıkarlarını unutuveriyoruz. Şimdi sorsam herkes “ben değilim o” der.

Ezberletilmiş sözler, tepkiler…  Örnek vereyim; seçim dönemleri gelince, 2050 yılı vizyonu falan anlatın di mi? Yok! Dünya ekonomik buhran içerisindeyken ve kanlı savaşlar yaşanırken karne ile dağıtılan ekmek, bugünün ergenlerinin ağzında; “bu ülkede karneyle ekmek dağıtıldı şimdi öyle mi? …bla bla” .  Az oku be güzel kardeşim, o dönemde bizimle beraber halkına ekmek karnesi dağıtan ülkeler bugün kendi ülkelerini bırak, 2050 yılı için bizim ülkemizin akıbetini planlıyor; takılma hemen oltaya, geleceğe dair gerçek bir vizyon edin! Ayırmaksızın siyasi partilere bakıyorum. Öteki parti şu hatayı yaptı, bu yanlışı yaptı... Sen ne yapacaksın kardeş onu anlat! 

Sanıldığı ya da bize ezberletildiği gibi değil, Bu ülkenin geleceği bir iki siyasetçinin değil, adil yönetim, kalkınma stratejisi gibi anlayışların hakim olduğu, iyi kurgulanmış milli bir sistemin elinde olmalı. Mahalle ağası seçmiyoruz. Sistemi doğru ilerletecek, kendi çıkarlarına göre değiştiremeyecek seçilenler

Bilinçsizce saldırıyoruz birbirimize, sorgulamadan da alkışlıyoruz. Bi dursak düşünsek ne yapıyoruz biz?

Çok şey istiyoruz biz! Ama olmuyor. Olmama sebebi de zaten hep karşı taraf. Karşı taraf kim? Aynı fırından ekmek aldığın komşun.

Beyinlerimiz; "daha çoğuna ihtiyacın var, senin yol doğru, öteki yollu. Kutuplaş, ayrış "söylemleri ile kuşatılmış.  İşin en acı tarafı da biz kavga ederken, birileri gelip önümüzdekini, elimizdekini, bizim olanı alıp gidiyor! 

Siyasetçiler geçicidir. Önünde sonunda herkes bir diğerine teslim edecek o koltuğu! Ölümsüz insan icat edilmedi daha, mevzu bahis vatan; kurulan sistemler sağlam mı, ona bakmak lazım. Boş ver fillerin kavgasını! Bir de onlar bizim gibi kavga etmiyor haberiniz olsun, çoğu memnun hayatından. 

Hepimiz vatanımızı sevdiğimizi iddia ediyoruz ya, ne güzel;  O zaman bırakın kiminin kalbi sağdan, kiminin ki soldan atsın. Aklımızın yolu bir değil mi bizim?

Değerlerimiz, geleneklerimiz, tamahkarlığımız, ahlakımız, tahammülümüz, sağlığımız, zamanımız, doğamız, toprağımız ... Dünya hızlı bir değişim ve gelişim içersinde ilerliyorken, ne yazık ki biz eksiliyoruz

Güçlenmek isteyen, işe yaşadığı yerden başlamalı. Önce bi komşunla tanış, aç var mı mahallende, sokaktaki kedi ne durumda bak bakalım, gölgesinde oturup dinleneceğin kaç ağaç var…

 Çocuklar mesela; özgürce oynayabiliyor mu sokaklarda onu bi söyle!

Yine söylüyorum; Güçlenmek isteyen, işe yaşadığı yerden başlamalı. Şehrinden, ilçesinden, mahallesinden ama önce kendinden!

Önce bi kendine uyan !

Sonra ...

Sonra bi daha konuşalım.



Bu içeriğe emoji ile tepki ver
6