Beşiktaş salı akşamı tam bir çöküş yaşadı. Hem kendisi kaybetti hem de en yakında rakiplerinden Galatasaray farklı kazanarak son haftaya ortak oldu.
Arka arkaya alınan iki mağlubiyet son maça yansır mı bilemem ama maç sonunda Beşiktaş teknik direktörü Sergen Yalçın'ın beden dili ve söyledikleri tüm Beşiktaş'lıları korkuttu.
Karşımızda adeta şampiyonluk yarışını kaybetmiş ve ekibini inanmayan bir teknik adam dili vardı. Görsel bir spor yapıyorsanız tüm etmenleri düşünmek ona göre davranmak doğru olandır. Sergen Yalçın'ın maç sonu toplantısını izleyen Beşiktaşlı futbolcuların şaşıracaksını düşünüyorum. Çünkü hala Beşiktaş lider ve kendi oynayacağı maçta alacağı skora bağlı her şey. Fazla gol atmakla yükümlü olan kulüp Galatasaray.
Sergen Yalçın'ın dünkü basın toplantısındaki psikolojisi, beden dili etrafa verdiği enerjiye bakınca aklıma bazı şeyler geliyor. İlki Sergen Yalçın son maçta rakip şampiyonluk adayının çok fazla gol atacağını kafasında bir yere koymuş ve kendi takımının gol fazlalığını önleyecek bir şekilde maçı nasıl kazanacağı ya da kaç farkla kazanacağı konusunu zihninde gezdiriyor.
Böyle olsa bile yine önde olmanız rakibin atacağı golün sayısını belirleyici olan ekibin Siz olduğunu gösteriyor. Düşünelim Beşiktaş 4 gol atsa Galatasaray'ın 6 golü hiçbir anlam kazanmıyor. İkinci aklına gelen ise Sergen Yalçın son iki haftadaki çöküşü görerek kadro darlığını da yanına koyduğumuzda ekibine çok fazla inanmıyor ve eskisi kadar güvenmiyor olmasın Gerek sakatlıklar gerekse son iki hafta içerisinde maçı çözmeye yönelik olan eylemlerin azlığı pozisyon üretmedeki zorluklar Sergen Yalçın'ın böyle düşüncesine sebep olabilir.
Tüm yaşananlar liderlik denilen meselenin her şeye hazır olmakla ilgili olduğunu gösteriyor. Daha birkaç hafta önce uzun yıllar sözleşme yapılması gereken bir teknik direktör olarak anlatılan Sergen Yalçın şampiyonluk kaybedilirse takımın başında kalması bile zorlaşır. Basın toplantısındaki şaşırmışlık üzgün hal stresi en çok yönetmesi gereken nokta adına eksi yazar. Verilen fotoğraf sahaya çıkacak oyunculardan enerji motivasyon çalar. Aksine Sergen hoca sahaya koşarak kötü durumda olan oyuncularını ayağa kaldırsa diğerleriyle sohbet etseydi iyi bir sınav vermiş olurdu.
Evet Beşiktaş'ın kadrosu çok dar. Sezon başından dar kadroyla yapılanlar inanılmaz şeyler. Ancak Sergen Yalçın'ın basın toplantısında verdiği fotoğrafın bir başka okuması da psikolojik üstünlüğün artık Beşiktaş'ın elinde olmadığıdır. Galatasaray'ın önceki senelerde final maçı olarak adlandırılan şampiyonluk günü maçlarındaki başarı yüzdesi Sergen Yalçın'ın kafasını karıştırmış olmalı.
Atletizm sporunda bir gerçek vardır. Koşarken arkaya bakmaya başlarsanız şöyle bir sinyal verirsiniz. Ben yoruldum. Geriden koşanlar için bir motivasyon kaynağı olmaya başlarsınız. Bu yıl son yılların belki de en heyecan verici rekabetçi sezon sonu ile karşı karşıyayız. Cumartesi günü kalpler İstanbul ve İzmir'de atacak. Yazıyı okuyanların şöyle bir soru sormasını beklerim. Salı günü olanın cumartesi günü olmayacağını kim garanti edebilir. Cumartesi günü hem Galatasaray hem Beşiktaş kaybedip Fenerbahçe'nin kazanmasıyla her şeyin altüst olabileceğini hala ihtimal dahilinde. Onlarca yıl boyunca futbolun neden en çok sevilen spor olduğunun ispatı o kilisede saklı. Top yuvarlaktır. Ve o topun hangi kaleye doğru yuvarlanacağını hiçbirimiz bilmiyoruz.