Zanka

Şey, hımmmm, eeee, gibi benzer kelimeleri günlük konuşmalarda sıklıkla duyduğunuza eminim.

Türkçe konuşurken kullandığımız böyle kelimelere asalak ya da doldu kelimeler deniliyor. Hemen hemen hepimiz günlük konuşma dilinde bu tarz kelimeleri kullanırız kullanmasına ancak zararlarından pek haberdar değiliz. Özellikle dinleyenin dinleme kalitesini düşürdüğü hatta bazı önyargılar oluşturduğu gözümüzden kaçar. Başlangıçta sempatik gibi gelebilen birkaç dolgu kelimesi tekrarlanma sıklığı arttığında sevimsiz hal almaya başlar. En sıkıntı veren durumlardan biri bazı kelimelerin dönem dönem popülerleşmesidir. Aynen kelimesini kullanmamak için gün içinde kendimle nasıl mücadele ettiğimi düşünüyorum.

Asalak kelimeler kadar rahatsız eden bir başka durum var ki kelimelerin sesli harflerinin gereğinden fazla uzatılması en az asalak kelimeler kadar sevimsiz bir durumdan bahsediyoruz. Zaman zaman hızlı konuşma hatası yaparak harfleri yutan biri olarak konuşmalarda verilen mesajın kalitesinde söyleniş biçiminin ne kadar önemli olduğunu söylemek lazım. Kişinin konuşma esnasında daha uzun konuşabilmek ya da düşündüğünü ifade etme zorluğundan sürekli tekrara düşmesi sorununa değinmemek imkansız. Sürekli tekrara düşen kişileri dinlemek bir süre sonra azap verecektir. Sevdiğiniz insanlar olsa bile dayanamayabilirsiniz. Onları dinlerken biraz sonra neler söyleyeceklerini tahmin edebilmek düşük seviyede dinlemeye sebep olur.

Yayvan konuşan arkadaşlarınız oldu mu? Etrafınızda kelimeleri yayarak telafuz eden hatta alışkanlık haline getiren arkadaşlarınız vardır. Birçoğumuz konuştuğumuz, iletişim halinde olduğumuz insanların konuşma biçimlerimizi değiştirdiğinin farkına varamıyoruz. Kendimizi falan derken ya da aynen derken bulduğumuzda kimlerle iletişim halinde olduğumuzu hatırlayalım. Geri bildirim alma etkili bir konuşma için zaruridir. Tekrara düştüğümüzü veya konuşurken karşımızdakinin dinleme enerjisinin azaldığını hissettiğimiz anda ters giden bir durum olduğunu fark etmeliyiz. Fakat konuşma sorunlarında özellikle asalak kelimelerin kullanımdaki temel sorun farkında olmanın zorluğudur.

Konuşurken özgüvenli misiniz? Soru nereden çıktı demeyin konuşma becerileri sorunları sizi dinleyen kitlenin güvenilir olmadığınız fikrine kapılmasına neden olabilir. Alışkanlık kazanmak iyidir ancak olumsuz bir alışkanlık çözümü de zaman alacak bir durumdur. Asalak kelimelerden tutunda monoton ifade biçimlerine kadar olumsuz alışkanlıklarımızı çözmek hemen bir ay içinde gerçekleşmez. Teknolojinin gelişimiyle en iyi yöntemin videoya çekilmiş konuşmalarımızı izlemek, hataları tespit etmek sonrasında aynı konuşmayı aynı içerikle tekrar gerçekleştirmek. Düzenli olarak yapıldığında daha akıcı daha etkili dinlenilen bir konuşma tarzı elde ederiz.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 



Bu içeriğe emoji ile tepki ver