Sondan başlayayım: Haklısınız… Lütfen ama lütfen korkmayın!
Sizler ile ilgili hep şu lafı duyarız: Tuzları kuru tabi, özel okulda çocuk okutuyorlar.
Ama bu devirde, özel okulda çocuk okutmak kolay mı? Değil, biliyoruz.
Dişinizden tırnağınızdan arttırıyorsunuz.
Yeri geliyor, nelerden nelerden feragat ediyorsunuz.
Birde bitmiyor bu özel okulun masrafları.
Servisi, yemeği, hafta sonu etkinliği, arkadaş toplantısı vs. derken…
Çocuğunuz devlet okullarında, çağın gerisinde eğitim almasın yada zorla dini eğitime maruz bırakılmasın diye bunca gayretiniz. Biliyoruz…
Günün sonunda ne olacağını kestiremediğiniz bir yatırım yapıyorsunuz.
Ama anne ve babasınız işte, herşey çocuklarınız için…
Bu düzeni değiştirebilirsiniz! Çünkü, haklısınız!
Sadece korkmayın…
Corona dönemi sonrasında özel okullardaki ücretlendirmelerin nasıl olacağı konusu gündeme geldi.
Duyduğumuz kadarı ile velilerin “bari zam yapılmasın talepleri" varmış…
Bakınız, bir laf vardır ya, parayı veren düdüğü çalar.
Değerli veliler, parayı veren sizsiniz, rica minnet eden sizsiniz, düdüğü çalan özel okul sahipleri. Bir terslik yok mu?
Bu düzeni değiştirebilirsiniz! Çünkü, haklısınız!
“Param var, bana ne düzenden” diyenler olabilir.
Ya bugün iflas ederseniz ya işinizden atılırsanız, ne olacak?
Böyle bir durumda, çocuğunuzun nasıl eğitim almasını istersiniz?
Sadece bunu sorun kendinize…
Gelin tarihe gidelim. Çanakkale Zaferi…
Galatasaray Lisesi 1916’da hiç mezun veremedi.
İstanbul Lisesi 50 öğrencisini kaybetti. Okulda, yoklamada, isimleri okununca, ŞEHİT, dediler.
Sivas Lisesi 1915’te hiç mezun veremedi. Öğrenciler tahtaya “Hocam biz Çanakkale’ye gidiyoruz. Hakkınızı helal edin” diye yazdılar.
Mustafa Kemal Atatürk o yıllardan bahsederken “Biz Çanakkale’ye bir dar-ül fünün(üniversite) gömdük” der.
Sevgili veliler, Şehit Liselilerimizin velisi yok muydu? Anneleri, babaları, ağabeyleri, kardeşleri… Elbet vardı. Ama liselilerimizin velileri evlatlarının önüne geçmediler.
Önce vatan, dediler ve o gün ülkemiz üzerinde kurulan düzenin değişmesini sağladılar.
O velilerin, evlat acılarıdır, bugün bize Türkiye Cumhuriyeti’mizi veren…
Sizde bugün, bu düzeni değiştirebilirsiniz…
Bugünkü düzen nedir?
Parası olanın iyi eğitim aldığı,
parası olanın iyi sağlık hizmeti aldığı,
insanın değil paranın kıymetinin olduğu düzen.
Oysaki devlet bunları zaten halkına vermek zorunda.
Sosyal devlet budur.
Halkçılık budur.
Atatürkçülük budur. Halk evleri kurulduğu zaman, Anadolu kasabalarındaki eğitim programlarına lütfen bakın, okutulan derslere şaşıracaksınız.
En önemlisi Atatürkçülük, harekete geçmektir.
Ülkenin geleceği, yeni nesillerin geleceği, çocukların geleceği için.
Bu düzeni değiştirebilirsiniz! Çünkü, haklısınız!
Sadece korkmayın!
1000 Özel Okul velisi, çocuklarınızı bu dönem okula kayıt ettirmeyin.
Özel Okullar Derneği, MEB ile masaya oturma hakkını elinize alın.
Bir ay geç okula başlasın çocuklar. Bir şey kaybetmezler.
Bakınız Özel Okul Velileri Derneği yok, mesela? Neden?
Bir sorun yaşadığınızda medyaya sadece kişisel bağlantılarınız ile ulaşabiliyorsunuz; size ulaşılmak istenilse, ancak bir veli tanımak gerekiyor. O da eğer, çekimser kalmazsa bilgi alınabiliniyor.
Sevgili veliler, ülkenin en HAKLI insanları, sizsiniz.
Çocuğuna eğitim aldırmak için para veren sizsiniz.
Sadece korkmayın!
Evet, her gün gazeteciler yada siyasiler göz altına alınıyor.
Ama bu, başka bir konu. Sizinle ilgisi yok. Sizin korkmanız, geri durmanız için bir neden yada bahane değil. Gazeteci ve siyasetçi olmanın yüzyıllardır süregelen sonucu, bu.
Ayrıca AK Parti iktidarının en az sorumluluğu olan konu Özel Okullar. Ak Parti’den önce de hatırı sayılır sayıda özel okul vardı.
Korkmayın!
1000 Özel Okul velisi,
Özellikle kendini Atatürkçü olarak tanımlayan,
fırsat eşitliğini, adaleti savunan, sosyal devletten yana olan,
Cumhuriyet ilkelerine inanan 1000 Özel Okul velisi çocuklarınızı bu dönem okula kayıt ettirmeyin. Bir ay okula geç başlasınlar.
Okul sahiplerine ricacı olmaya son verebilirsiniz.
Ülkenizin geleceği için, sağlam bir adım atabilirsiniz.
Sosyal devletin inşasını hızlandırabilirsiniz.
En önemlisi, bu ülke çocuklarına fırsat eşitliği verebilirsiniz.
Sevgiyle