Her şey karmakarışık...
İnsan öyle bir telaş içinde ki, sabırsızlığın en üst safhada olduğu, telaşa getirilemeyecek şeylerin varlığını unuttu.
Hakikatlere telaş içindeyken ulaşamazsın. Hakikatin en temel şartı kuşkusuz sabırdır.
Hakikat birinden sana verilebilecek bir eşya değildir.
Hakikat insanın içinde gelişir.
Kimi zaman yaşamın yükü omuzlarımıza fazlasıyla ağır gelir. Mücadelemiz bizi yormuş olabilir. Eğer farkındaysak "şeylerin" belki bir şey gelişebilir. Her şey mükemmel olmayabilir belki ama her şey mümkün olabilir. Biraz çaba ve biraz sabır ile yola giriş kolaylaşır belki. Belkinin nedini sana bağlı !
Ne diyor Descartes ;
....... " Böylece her şeyin yanlış olduğunu düşünmek istediğim sırada, bunu düşünen "ben"in zorunlu olarak herhangi bir şey olması gerektiğini gördüm. Düşünüyorum öyleyse varım doğrusunun kuşkucuların tüm aşırı varsayımlarıyla sarsılmayacak kadar sağlam ve güvenli olduğunu belirlerken, bu doğruyu araştırdığım felsefenin ilk felsefesi olarak hiçbir kuşkuya düşmeden alabileceğime karar verdim."
Sanırım bu kadarı bile özetler. Filozoflar özetler de sen nasıl özetleyeceksin diye sorguluyorum ?
?????
Zaman alacaktır. Tıpkı bir çocuğu büyütmek için gerekli olan zaman gibi.... Aslında bazı şeyler için zaman alması iyi değil mi? Çünkü bazı olaylar zamanla oturmaz mı? Olayların cereyan ettiği zaman doğru düşünmek, doğru karar vermek güçtür. İşte o zaman özetleyemezsin, özetlediğin zaman her şey giderek anlamsızlaşır. Canlıyken hiçbir şeyi asla özetleme! Doğru zamanı bekle! Yalnız başına daha iyi üstesinden gelebildiğine karar verdiysen yalnız kal. En doğru kararı sen ver.
Sonra Dostoyevski' nin dediği gibi " Belki ben de birisiyle kavga ederim, beni de dışarı atarlar " dersin.
Fanilik ve bakilik arasında ezilen zavallı ruh! Hakikatler yolculuğundaki keşifte nasıl da
büyülüyorsun...
"Dünya içinde ruh taşıyan dev bir mıknatıstır" diyor Gilbert. İnsanlar sana çarpmaya devam ediyorsa ve eğer insanlar sana, senden habersiz öfkelenip duruyorsa, unutma, kabahatli değilsin.
Ve unutma eğer insanlar sana çarpıp duruyorsa, fazlasıyla sert bir duvar olduğun için.
Seni anlamaları için uğraşma, çünkü bu zaman kaybı. Seni anlamaları için sen olmalarına gerek yok.
Unutma
Sezar'ı anlamak için Sezar olmaya gerek yoktur. (Weber)