2 Eylül 2019 gece 00:00 itibari ile transfer dönemi sone erdi. Ankaragücü için istenilen şekilde son bulmadı bu süreç. Benimde dâhil olduğum birçok kişi son gün de olsa yasağın kalkacağından emindi. Geçen hafta içinde yazdığım yazıda transfer yasağının kalkacağını net bir şekilde yazdım. Bununla ilgili olarak dün 17:30 dan itibaren Ankaragücü taraftarının bir tepkisi söz konusu. Haklı bir tepki mi? Evet haklı bir tepki. Yasak kalkacak diye yazdık, bundan emindik ama kalkmadı. Sonuçta bizim yaptığımız habercilik, biz duyduğumuzu, gördüğümüzü yazmak, paylaşmak zorundayız. Yasak kalksaydı bugün 4 gün önceden yazdı diye güvenilir ilan edilecekken, yasak kalkmayınca istenmeyen ilan edilmek bu mesleğin doğasında var.
Dün akşam Ankaragücü taraftarının verdiği tepki ve yaşananlardan sonra Zanka Spor sayfasından bir daha Ankaragücü ile ilgili yazı yazmayacağım hakkında bir açıklama yayınlandı. Bu kararı beraber verdik. Zaten yoğun bir iş temposu arasında zaman yaratmakta zorluk çekmeninde etkisiyle yazmama kararı aldım. Peki, ne oldu da bugün bu satırları sizinle paylaşıyorum elimden geldiğince açıklamaya çalışayım.
Zanka Medya, Merkezi İstanbul’da bulunan. İnternet sitesi ve televizyonu ile Türkiye’de gündeme dair ne varsa nabzını tutmaya çalışan bir medya. Çok fazla Ankaragücü haberi yapması, sitesinde benim köşe yazmam sebebiyle Ankaragücü taraftarının kafasında Zanka Medya, Ankara basınının bir parçası imajı oturdu. Yukarıda yazdım Zanka Medya İstanbul Merkezli Ulusal bir Medya Kuruluşu. Gerek Zanka Medyanın Genel Yayın Yönetmeni Ferit Atay, gerekse bu satırların sahibi olan ben, yıllarca Ankaragücü ile ilgili tek satır haber okur muyuz, ? diye bütün gazeteleri takip etmeye çalıştık. Ankaragücü’nün maç özetlerini izlemek için gece yarılarına kadar İstanbul takımlarının yorumlarını mecburen dinlemek zorunda kaldık. Biz istedik ki madem artık elimizde böyle bir şans var, Ankaragücü için elimizden gelenin fazlasını yapalım. Ankaragücü 2. Ligde oynarken o zaman KRT TV Genel Yönetmeni olan sevgili kardeşim Ferit Atay’la maçların TV’den yayını için çok çaba sarf ettik. O dönem çeşitli sebeplerden dolayı bizim yapamadığımızı Bursa TV yaptı. Zanka Medya kurulduktan sonra normalde formatında yer almamasına ve benimde hiç aklımda olmamasına rağmen Ferit kardeşimin isteği ile ben de haftada bir köşe yazmaya başladım.
Yaşı genç kardeşlerim belki o dönemleri hatırlamaz. Sevgili Meriç Enercan, Hürriyet’te köşe yazısı yazacak bizde okuyacağız diye heyecanla beklerdik. Hatta Meriç abi gazetenin inisiyatifi ile Trabzonspor’u takip etmeye başladı diye de çok eleştirmiştik. O günden bugüne ne değişti diye baktığımda Ankara şehri olarak da, Ankara basını olarak da, Ankaragücü camiası olarak da bir adım yol kat edemedik. İstanbul merkezli medya, Ankara’da ki gazete eklerini kapatırken ses çıkarıldı mı? Birçok meslektaşımız işsiz kaldı, kendi çabaları ile internet sitesi kurdu. Peki, onlara destek verildi mi? Ankara basını denilen şey internet sitesinden öteye geçti mi? Ankaragücü tribününün içinden gelen Orhan Sal, Gençlerbirliği tribününün içinden gelen Bülent Atlas kendi çabalarıyla, çoğu zamanda kendilerinden vererek bir şeyler yapmaya çalıştılar Ankara sporu için, yeri geldi taraftar igibi yazmadıkları için adeta linç edildiler.
Yazmama kararıma sevinen çok kişi oldu, ama yazmam konusunda gelen olumlu mesaj sayısı inanın daha fazla. Olumlu mesajların hepsinin ortak görüşü Ankaragücü ile ilgili yerel mecralar dışında haber görmek, yazı okumak, bilgilendirilmek istediği. Bunların yanına kıramayacağım büyüklerimin de isteği eklenince yazmaya karar verdim. Hep demez miyiz Ankaragücü için kim bir çivi çakarsa Allah razı olsun diye. Ulusal kabul edilen ve yakın zamanda göreceksiniz medyada önemli bir yer edinecek bu mecrada Ankaragücü adı daima yer alsın diye yazmaya devam edeceğim.
Dün beni en çok üzen Zanka Spor Servisinin yalan haber yaptığı konusundaki eleştiriler oldu. Sürekli olarak dile getiriyoruz Zanka Spor bir Ankaragücü hesabı değil. Arkadaşlarımız haber konusunda her takıma eşit yer vermeye çalışıyor. Benim yazdığım yazılar köşe yazısı olarak eleştirebilir, bana kızabilirsiniz ama Ankara Basını dâhil en çok Ankaragücü haberi yapan bu mecradaki arkadaşlarım bu söylemleri hak etmiyor. Moke’yi, Pinto’yu, Kitsiou’yu haber yaptık, Ankaragücü ile antrenmana çıkan Kevin ve Traore’nin haberini yaptık. Peki ya diğer haberlerimiz. Umar, Ankaragücü ile görüşüyor dedik dün son dakikaya kadar yasak kalkar mı diye bekledi. Sırp Kaleci Jovanovic Ankara’ya geldi sağlık kontrolünden geçti. Erzurumspor bu hafta Ankaragücü’ne transfer olacak diye Emrah Bassan’ı oynatmadı. Emrah 3 gün Ankara’da otelde yasağın kalkmasını bekledi. Kayserispor’a transfer olan Adebayor ilk önce Ankara’ya geldi. Belirsizlik ve maddi konularda uzlaşma sağlanamadığı için menajeri ile birlikte Kayseri’ye gitti. Hani çok eleştirildiğimiz Niasse haberi var. Oyuncunun Menajeri oyuncuyu Türkiye’de 4 takıma teklif etti. İlk teklif Ankaragücü’ne. Daha sonra Trabzonspor, Beşiktaş ve Göztepe’ye. Bunlar öyle kulaktan dolma bilgiler değil 1. Ağızlardan edinilmiş bilgiler. Bülent Uygun konusunda daha önce yazdım. Radyospor’a çıkıp ben Murat Ağcabağ ile görüşüyorum dediği güne kadar takımın hocası Bülent Uygun’du.
Yasak konusuna gelince. Tek bir soru sormak yeterli aslında. Ankaragücü 3 maçta 5 puan yerine 1 puan olsaydı dün yasak kalkmış imzalar atılmış olur muydu, olmaz mıydı? Ben ilk günden beri istenilse yasağın kaldırılacağını söyledim. Görüşüm halen değişmiş değil. Yasak kaldırılmak istenilseydi kaldırılırdı. Bankadan yapılandırma gerçekleşmedi ondan olmadı benim inanacağım bir gerekçe değil. Başkan Mehmet Yiğiner’in Doğan Haber Ajansından Ercan Ata’ya verdiği röportajda aslında bunu şifrelerini verdi. ‘’Bankalara 40 milyon olan borcu 27 milyona indirdik. Devre arası yasağı kaldıracağız.’’ Banka yapılandırması Mehmet Yiğiner’in çokta işine gelmedi açıkçası. Yapılandırma engelleniyor o yüzden yasağı kaldıramıyoruz da hep koz olarak kullandı. Takımın 3 maçta aldığı 5 puan ve ortaya koyduğu mücadeleye güvendi Başkan. Bu saatten sonra yapılacak tek şey, futbolcuların sakatlanmaması, cezalı duruma düşmemesi için dua etmek olacak.
Ankaragücü taraftarına bir özür borcum var. Yasak kalkacak diye umut verdim çoğu kişiye. Özeleştiri yapmak lazım bazen. 1. Ağızlardan duysan da yazmamak lazımmış bazı şeyleri. Sırf emin olmak için yayıncı kuruluş Beinsport’un başarılı sesi Ali Ferahbot’tan Cuma günü oynanan Kasımpaşa maçı öncesi Başkana yasağı sormalarını rica ettik. Sağ olsun kırmadılar ve Başkana sordular ve alınan cevabı herkes biliyor. Mehmet Yiğiner’in daha önceki yasağı kaldıramazsak gereğini yaparız açıklamaları ortada. Bende çoğu kişinin yaptığı gibi bu süreçte 3 maymunu oynar, bugün zaten ben biliyordum diye yazar çoğu kişinin takdirini kazanabilirdim. Kolayı seçmemenin ceremesini çekmek lazım bazen de. Okumak isteyen olursa diye ben burada yazmaya devam edeceğim.