Zanka

Beyaz Gölge


Beyaz Gölge

Geçen hafta oynanan ve hakem hataları ile haftaya damga vuran Başakşehir maçının ardından, bir başka şampiyonluk adayı Trabzonspor karşısında Ankaragücü’nün nasıl bir performans ortaya koyacağı merak konusuydu.

 Geçen haftaki maç yazımda Mustafa Reşit Akçay ile yolların mutlaka Trabzonspor maçı öncesi ayrılması gerektiğini yazmış, bunun gerekçesini de açıklamıştım.

Hafta içi bizlerin beklediği, özellikle Mustafa Hocanın ayrılmak istediğine dair haberlerin yoğunlaştığı ortamda, Hocanın istifasını verdiği bilgisi geldi. Önce bir çok kişi Ankaragücü Yönetiminin yollarını ayırdığını düşünse de talep Hocadan gelmişti. Başkan Fatih Mert katıldığı bir programda aslında Hocanın Gençlerbirliği maçından sonra ayrılmak istediğini ancak futbolcuların talepleri sonrası bu karardan vazgeçildiğini açıkladı. İster Mustafa Hoca istemiş olsun, isterse Ankaragücü Yönetimi, sonuçta doğru olan karar alındı ve yollar ayrıldı. Trabzonspor maçı gibi önemli bir maç hem sarı-lacivertlileri hem de Mustafa Hocayı oldukça yıpratabilirdi.

Mustafa Hoca ile yolların ayrılmasının ardından bize gelen kulis bilgisi takımı sezon sonuna kadar Adnan Hocanın çalıştıracağı, yeni sezon için planlamanın sonra yapılacağı yönündeydi. Camiada bunlar konuşulurken İbrahim Üzülmez’in boşa çıkması, daha önce de adının Ankaragücü ile anılması ve Hocanın Ankara’ya Gençlerbirliği’ni çalıştığı dönemde alışması ve sevmesi faktörleri eklenince kendisi ile kısa süre içerisinde anlaşma sağlandı. Bu anlaşmada siyasetin bir etkisi olmuş mudur,  talep üstlerden mi gelmiştir onlar ayrı konular. Artık teknik direktörlerinde bir sezon içerisinde çalıştırabileceği takım sayısının sınırlı olması da göz önüne alındığında mevcut ihtimaller arasında en doğru tercih diyebiliriz İbrahim Üzülmez’e. Benim en başından beri tercihim hep Hakan Keleş oldu ama Yönetimler tarafından düşünülmediği için adı hiçbir zaman, İbrahim Üzülmez’de benim için doğru bir tercihtir. Bir kere sözleşmeye bakıldığında 6 maçlık bir anlaşma. Eğer takım ligde kalırsa 1 yıllık daha sözleşme imzalanacak Hocayla. Şu ortamda böyle bir sözleşmeyi kabul edecek Hoca bulma ihtimali çok düşük.

Gelelim Trabzonspor maçına. Maçtan önce oynamadan 1 puan verelim dense sanırım kabul etmeyecek Ankaragüçlü yokken maç sonunda herkes 3 puan gelmedi diye üzgündü. Ankaragücü maçta iyi mücadele etti, ezilmedi filan bunları bir kenara koyup asıl şunu konuşmalıyız. İbrahim Üzülmez’in 2 gün içerisinde takımı tanıması, hatta sahaya çıkacak 11’i belirlemesi mümkün değil. Muhtemelen Adnan Hocanın da görüşünü alarak bir 11 çıkardı sahaya. Açıkçası Faty’nn kadroda olması, haftalardır koşması dışında verim alınamayan Orgill’in kadroda olmasını beklemiyordum. Böyle bir takıma yeni gelen Hocalar genelde haftalardır şans bekleyen ama forma yüzü göremeyen birkaç oyuncuyu oynatarak ayrı bir hava katmak isterler. O yüzden Milos, Rivas gibi isimleri 11’de görmeyi beklerken neredeyse geçmiş haftaların aynısı bir kadro sahaya çıktı. Henüz 3. Dakikada hem de Faty’nin hatası diyebileceğimiz bir gol sonrası herkes maçta farkın açılacağı ve ortaya kötü bir sonuç çıkacağını düşünmeye başladı.  İşte burada Hoca farkı ortaya çıktı. Sezon başından beri gerek Mustafa Kaplan, gerek Metin Diyadin gerekse Mustafa Reşit Akçay’ın yapamadığını yaptı İbrahim Hoca. Takım oyun düzenini 4-4-2 ye çevirerek adeta oyunun hâkimiyetini eline aldı. Oscar ile kaçan yüzde yüzlük gol ve arkasından gelen iyi oyun bir anda acaba umudunu aşıladı. Oyunun hâkimiyetini ele geçirdi derken, rakibin Trabzonspor olduğunu, maçın deplasmanda oynandığını da unutmamak gerekiyor. Eğer böyle düşünülmezse Trabzonspor’un kaçan pozisyonları var nasıl bir hâkimiyet bu sorusu akıllara gelir. Kolay değil böyle bir deplasmanda ezilmeden, panik yapmadan ve ne oynadığını bilerek sahada var olmak. Ankaragücü çok mu iyi oynadı hayır ama Ankaragücü çok karakterli bir oyun oynadı. Hoca futbolcularına taktik olarak bu kadar kısa sürede bir şey katamamış olabilir ama onlara inanç aşılamış hırs aşılamış. Gerson’un atılması da bu hırsın yansıması. Geçmiş haftalara göre farkı gördük hepimiz. Top ayağındayken oyunda var olan, onun dışında oyuna pek bir katkısı olmayan Gerson bile baskı yaparken gördüğü kartlarla oyun dışında kaldı. Haftaya olması mı, olmaması mı daha iyi derseniz ben olmamasının daha iyi olacağını düşünenlerdenim Gerson’un. Alanyaspor maçında orta sahada daha çok yükü çekecek birinin oynaması Ankaragücü’nün oyununun artı hanesine yazılacaktır.  

Şundan eminim ki hafta başı bu takım paraşütsüz düşer yorumunu yazan Ankaragüçlü bile hesabını kitabını yapmıştır Trabzon maçının ardından. Covid-19 salgını nedeniyle verilen aranın ardından yeniden başlayan Süper Ligde,kalan 8 maçtan 14 puan alması durumunda kümede kalınacağını yazmıştım Antep maçı öncesi. Aslına bakılırsa çok zor bir fikstüre sahip Ankaragücü’nün 3 puan alacağı maçlar yeni başlıyor diyebiliriz. Gaziantep ve Trabzonspor maçlarından alınan 1 puan eğer Alanya, Antalya, Göztepe ve Denizli maçlarından alınacak galibiyetlerle taçlandırılabilirse çok zorda olsa bu takım ligde kalır. Hatta ben iddia ediyorum ligde en hedefli takımlardan biri olan Alanyaspor’u yenebilirse Ankaragücü, evinde oynayacağı Galatasaray maçından bile en kötü 1 puan ayrılacaktır sahadan.  Hedefsiz Antalya ve Göztepe ile ligin son haftası karşılaşacağı Denizli 3 puan ile geçilebilecek maçlar. Burada önemli olan bu hafta oynanacak Alanyaspor maçı. Bunlar ne güzel hayaller diyenler vardır bana. Maçtan sonra Zanka Spor’a yaptığım yorumda da dile getirdim. Konu Ankaragücü ise umut her zaman vardır. Başkanı, Yöneticisi, futbolcusu ve Hocası umudunu kaybetmediyse, bu renklere gönül vermiş Ankaragücü taraftarının da umudunu koruması, takımı artı motive edecek organizasyonlar düzenlemesi ve önce buna kendisinin inanması gerekir.

Umut ediyorum Alanya maçı sonrası alınan 3 puanı özetleyen bir yazı yazmak nasip olur haftaya bana. Verilen o kadar büyük emekler var ki Başkanından, malzemecisine kadar Camiada herkes tarafından, insan bunların boşa gitmesini istemiyor. Bu takım olur da, inşallah olacakta, ligde kalırsa seneye bambaşka bir lig bizi bekliyor olacak göreceksiniz. Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve İlçe Belediye Başkanlarının da katkıları ile hedefler çok büyük bir Ankaragücü izleyeceğiz.

Son olarak siz Büyük Ankaragücü taraftarına ne kadar teşekkür etsek azdır, hakkınızı ödeyemeyiz. Trabzonspor-Ankaragücü maçı ile ilgili yaptığımız haber, yorum ve açıklamaların istatistikleri bize gösteriyor ki Ankaragücü taraftarı daha fazlasını istiyor. Bazı engelleri aşabilirsek Zanka TV' de haftalık Ankaragücü programının sözünü de size vermiş olalım. 

 

 



Bu içeriğe emoji ile tepki ver