FETÖ ile mücadelede ilk merhale bu şeytani fesat örgütünün tanınmasıydı. Bir Fetöcünün teşhis edilip deşifre olması için onlara özgü belirtilerin ortaya çıkarılması ve kategorik listelenmesi gerekiyordu. Bu gayeyi gerçekleştirme çalışmalarında bir teknik tabir geliştirildi ve adına FETÖMETRE denildi. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Kurmay Başkanı Tümamiral Cihat Yaycı, FETÖMETRE’nin isim babası idi. Fetömetre sayesinde hain teşkilatın yapısı, inanç sistemi, kuralları, hareket tarzı ve izlenen stratejilerle ulaşmak istedikleri hedefler ifşa edilmiş oldu, aynı zamanda bilimsel temelli ve objektif kayıtlarla veri tabanı oluşturuldu. Fetömetre, bugün Fetö örgütünün maddi ve manevi fotoğrafının sergilenmesinde en güvenilir kaynaklardan biri haline geldi.
Resmi kurumlarda geliştirilip isimlendirilen Fetömetrenin dışında, Atatürkçü din uzmanı olarak ben de yıllardır bir başka skalanın/ölçeğin çalışmasını yaptım ve tüm tarikat ve cemaatlerin içyüzünü hatta fiziksel bedensel vasıflarına varıncaya dek her türlü özelliklerini ortalığa saçtım. Sadece Fetö ile Nurculuğa ait onlarca yazı yayınlayıp bunları kitaplarımda geliştirdim. Dinci yapıların sinsi planları ile ekonomiye, cinselliğe ve siyasete sarkan sapkınlıklarını işlediğim çalışmalarıma bir isim verme gereğini şimdiye kadar hissetmedim.
Ancak artık dinciliğe dair tespitlerime bir isim koyma mecburiyeti duyuyorum.
Genel ve kapsayıcı olması düşüncesiyle, din adına yapılan rezilliklerin, kepazeliklerin, sansasyonel atakların adına ben de “DİNCİMETRE” demeyi uygun görüyorum.
Peki, ne işe yarayacak ve ne şekilde işleyecek bu DİNCİMETRE ölçütü?
Sözgelimi, Sakarya’da meydana gelen Uşşakî tarikatının rezaletinden sonra Van’ın Gevaş ilçesinde bir imamın 9 yaşındaki kız çocuğuna iğrenç saldırısını dâhil olmak üzere, dinin ahlak yapısını dinamitleyen tüm sapık dincileri takip edip listeleyeceğim.
Sözgelimi, dinci vakıflardaki tacizleri kaydedip faillerinin peşini bırakmayacağım.
Sözgelimi, Nurcuların dershanelerinde, Süleymancıların yurtlarında, Işıkçıların gizli mahfillerinde alınan radikal kararları veya cinselliğe ait yaklaşımlarını tespit edip yayınlayacağım.
Sözgelimi, Doğu’daki medreselerde hangi sapıklıkların hangi gerekçelerle işlendiğini deşifre edeceğim.
Sözgelimi, dinci yapılarla dirsek temasının ötesinde derin ilişkileri olan parti, dernek, vakıf ve STK’ları toplumun bilgisine sunacağım.
Sözgelimi, Diyanet’in dinsel dalalete ilişkin fetvalarını not edip üzerine gideceğim.
DİNCİNİN GENEL ÖZELLİKLERİ
Bir kişinin dindarlıktaki samimiyeti, inanç ve ibadet gösterileriyle ya da birtakım dinî sembollerin sıkça kullanılmasıyla veyahut kutsal kabul edilen nesnelere aşırı ilgi gösterilmesiyle ispatlanamaz. Hiç kimsenin dine dair sevgisi, içtiği zemzemin bilmem kaç mübareklik promiline bağlı değildir ama dincinin ayarı “Bedavacılık” sıfatına endekslidir.
Dinci, bedavayı sever.
O yüzden dincinin değer dünyası ucuzdur.
Dinci dinini bedava buldu, cinsini bedava buldu, milliyetini bedava buldu, doğayı bedava buldu. Bu yüzden siyaseti de bedavacılık üzerine yapar.
Dinci, cenneti bedava ister, cehenneme atmadığını bırakmazken.
Dinci, bilgiyi bedava ister, oysa bilim onu kendinden uzaklara iterken.
O halde geçimi bedava olmalıdır dincinin, her ne kadar “Helalinden olsun” dese de.
Modern yaşamın avantajlarını yaşayan dinci, bizi de kendi kalitesiz dünyasına çekmeye çalışır. Bu tuzağa düşme tehlikesi olanlara hatırlatayım, normal olmayan manevi besinin insanlık bünyesinde tutulamayıp kusulmasıdır dincilik denen bela.
Şimdilik bu kadarlık bir dinci tanıtımıyla başlamış olayım, ama kısa aralıklarla detaylarına ineceğim.
DİNCİMETRE’yi belli aralıklarla bir bütün dosya halinde kamuoyu ile paylaşma düşüncesindeyim. Biliyorum ki toplumun her katmanından destek ve yardım göreceğim.
Önümüzdeki süreçte, dincinin gerçek yüzünü herkesin bilgisine arz edeceğim
Ayrıca DİNCİMETRE’nin ilgiyle takip edileceğinden kuşku duymuyorum.
Nazif Ay