Zanka

İki gündür bir savaşı daha sosyal medyadan ve düşük nitelikli, futboldan omlet yapımına dek her konu hakkında konuşan; mantıklı, çelişkisi olmayan cümle kurmaktan aciz TV yorumcuları sayesinde idrak etmekteyiz.

Böyle yazınca sanki anlam ve önemi olan bir günden, bir bayramdan ya da havaya düşmüş cemreden bahsediyormuş gibi oldum.

Fakat işin içine sosyal medya ve TV yorumcuları girince bu şekle bürünüyor. Binlerce hatta milyonlarca ses, devasa bir uğultuyla savaşı konuşuyor.

Teknoloji sayesinde birleşip üç yüz altmış derece dönüş kabiliyetine sahip koca bir göze dönüşüyor.

Göz, gözünü kırpmadan gece gündüz sürekli gözetlemekte. Ama gözetleyip ardından kulakları sağır eden bir uğultu çıkarmaktan başka da bir şey yapmamakta, yapamamakta.

Doğumumuzdan itibaren insan olmamıza izin verilmeyip vatandaş olarak yetiştirildiğimiz için birbirine benzer şeyler düşünüyor, birbirine benzer şeyler konuşuyoruz. Sistemin dışına çıkamıyoruz.

Değil sistemin dışına çıkmak, kolektif zihnin ürettiği kalıplaşmış üç-beş şeyi geveleyip duruyoruz.

Kimi Ukrayna bunu hak etti, Avrupa'nın, ABD’nin ipiyle kuyuya inilir mi derken, kimi herkesten önce davranmalıyım telaşıyla savaşla ilgili iç yakıcı yürek burkan fotoğraflar bulup üzerine okkalı cümleler sarf etme, savaş cinayettir yazma peşinde.

Birkaç kimiler daha var, hepi topu bu kadar. İzin verin devam edeyim…

Kimi Ukrayna'dan eli yüzü düzgün, güzel kadınlar gelecek, mültecinin uzun bacaklısı makbuldür diye yazarken, kimileri bu densiz terbiyesizleri azarlamakta, parmağını havaya kaldırıp sallayarak, yahu, sizin insanlığınız nerede, mide bulandırmaktan gayrı ne işe yararsınız demekte.

Sabredin, kimiler azaldı. Üç-beş çeşidini daha yazıp bitireceğim. Hem fena mı, bunları bir araya getirip sistem için eğitilmiş, vatandaş hâline getirilmiş kişinin tahayyülünde savaşın nasıl belirdiğini resmetmekteyim.

Kimi bu savaş zaten kötü durumda olan ekonomimizi iyice tepe taklak edecek, bakın piyasalar miyasalar iki günde ne hâle geldi derken, kimi ya Rusya vanayı kapatırsa, doğalgazsız elektriksiz kalırsak, buğdayı oradan ithal ediyoruz, yemeye ekmek bile bulamayabiliriz derken, kimi ise iddiasının doğru çıkması pahasına inançla ve sanki dilercesine bakın görün dünya savaşı olacak demekte.

Kıyıda köşede üç-beş “kimi” daha kalmış olmalı. Sayın Okur, bunları da bulup çıkaracak, uzatıp da kafanı şişirecek değilim.

Şimdi, bu kimilerinin sosyal medyada yazdıkları ile omlet tarifinden futbol yorumuna dek uzunca bir saçmalama listesi olan TV yorumcularının lak laklarını alt alta yazıp toplayın. Sistemle uyum içinde yaşasın diye eğitilmiş vatandaş için savaşın tanımını, manasını; onda uyandırdığı duyguyu, düşünceyi, endişeyi hatta hesap ettiği kazancı bulacaksınız.

Vatandaş olmamış kuş sürüsündeki alakargalar için savaş ne manaya gelir yazmaya bile gerek yok, onlar gayet iyi bilir.



Bu içeriğe emoji ile tepki ver