İktidar yanlıları ile sosyal medyada gündem oluşturmak üzere maaşlı klavye bekçileri bir araya gelip gün boyu muhaliflere çatıyor, yalan haber üretiyor, bu yalan haberleri yayıp CHP’liler ile onların deyimiyle batı hayranı insanlara ve seküler münafıklara verip veriştiriyorlar.
Ülkemizde gizli işsizlik hat safhada. Bilgisayarı açıp kapamayı, telefona uygulama yüklemeyi bilen herkes sosyal medyada. Doktor, öğretmen, memur… Arada hemen bir göz gezdirmeden edemiyorlar. Fırsat buldukları anda da telefonun, bilgisayarın başına çöreklenip tuttukları partiyi aslanlar gibi savunuyorlar. Haber doğru mu değil mi diye en ufak bir şüpheye dahi düşmeden, iktidar yanlıları olarak hep birlikte cenk ediyor, memleketin güllük gülistanlık durumunu düşünüp neşe ve memnuniyetle kendilerinden geçiyorlar.
Muhaliflere sataşarak, olur olmaz laflar ederek günlük rutinin getirdiği stresten uzaklaştıktan sonra, güzel bir yemeğin ardından tatlı esirgemez, rejimdi kiloydu düşünülmez hesabı, kapanışta Mustafa Kemal Atatürk'e, bu ülkenin kurucusuna dil uzatarak mesailerini tamamlıyorlar.
Gün bitimi sorsanız, Erdoğan neyi niçin yapmış, ülkede neler olup bitmiş, dünya gündeminde neler varmış hepsini bilirler. Siz de biliyorsunuz ki aslında hiçbir şey bilmezler. Sosyal medya mesaisinin ardından, bugünlerde parasızlıktan derin çatlakların oluştuğu su sızdıran havuz medyanın haberlerini izlerler. Gerçekte bu haberler hatta yazılan tüm metinler sosyal medyada yaygarası koparılan konuların aynısıdır, farklı bir şey yoktur. İktidar yanlılarının yazdıklarını, gündeme getirdiklerini değiştirmeden tekrar ederler.
Akşam bu haberleri izleyen, muhalefetten, CHP’den, sekülerlerden nefret eden; önceden muhafazakâr, şimdilerde biraz milliyetçi biraz muhafazakâr kesim; bilgisini, dünya görüşünü, ideolojisini pekiştirir. Ödevini tastamam yapmış bir öğrencinin mutluluğu ve kendine güveniyle, bir sonraki gün aynı şeyleri tekrarlamak üzere başını yastığa koyar. Malum döngü her Allah'ın günü devam etmekte ve kişi bu döngüde önemli görevler önemli roller üstlenmektedir.
Haber adı altında, böylesine yanıltıcı bir propaganda karşısında muhalifler öylece durup seyredecek değiller ya. Allah için çok daha zeki ve yaratıcılar. Onların da yayın kanalları var, bu basın ve yayın kuruluşları mahkemelerden, tutuklamalardan, kapatma davalarından gözlerini açamasalar, var olmak için ip üstünde cambazlık etseler de yandaş medyaya pabuç bırakmıyorlar.
Tıpkı dini bütün, ahlâk abidesi, iktidar yanlısı, uhrevi topluluk gibi muhalif vatandaşlar da gün boyu sosyal medyada bir aradalar. İktidar yanlılarına verip veriştiriyor, onları en çok fırsatçılıkla, gücün sağladığı menfaatin peşinde koşmakla, bir kısmını da cahil ve aptal olmakla suçluyorlar. “Gerçekleri görmüyor, sosyal medya ve iktidar yanlısı medya kuruluşları eliyle uyutuluyorsunuz ya da uyutulmak işinize geliyor” diyorlar.
Onlar da karşı taraf gibi ısrarcılar, asla pes etmiyor, haksızlığa adaletsizliğe uğramanın hıncıyla hırçınlaşıyor, kısasa kısas dercesine ellerinden geleni artlarına koymuyor, kimi zaman bire beş katıp karşı propagandaya girişiyorlar. Onlar da akşam olunca gün boyu söyledikleri şeyleri pekiştirmek, ezberlemek istercesine kendi kanallarını izliyor, son derece bireysel ve etkisiz olsa da bir nevi particilik faaliyetleri yürüdüklerini düşünüyorlar.
Tüm bunlar ne üzerinden yürüyor? İnternet gazeteleri, sosyal medya ve televizyon yayıncılığı, yani haber üzerinden. Bütün gün devam edip her gün tekrarlanan bu sahnede, bu toz duman içinde memlekette neler olup bittiği hakkında sakin bir şekilde ve normal insanlar gibi bilgi sahibi olabiliyor muyuz, yoksa her gün bitip tükenmeyen bir sinir harbinin aktörleri miyiz? Tabii ki aktörleriz. Onlar çiziyor, tarif ediyor biz de oynuyoruz.
Oysa ben sadece haber izlemek, dinlemek veya okumak istiyorum. Bir şeyler bana tarif edilmeden… Bilgiyi aldıktan sonra ne düşünüp hangi hükme varacağıma ben karar vermeliyim... Kimsenin işaret parmağına, alt yazısına, analizine, şemasına, bakın bunun anlamı şu demesine ihtiyacım yok.
En nihayetinde şöyle akla ziyan bir manzara beliriyor: İktidar yanlılarıyla muhalifler sadece kendi ideolojilerine uygun haberleri izlediği, haber sitelerini okuduğu için yapılan onca propaganda boşa gidiyor. Her iki taraf da birbirini etkilemek suretiyle birbirini kendi safına çekemiyor. Öyleyse her gün onca kıyamet niçin kopuyor? Sahnelenen kara komedinin tek gayesi kavga etmek mi?